30 Kasım 2009 Pazartesi

gülben'in ikizleri:)



























evet herkes bilir ki ben acayip gülben hayranıyım.
Saçı,makyajı,giyim kuşamı herşeyine bayılıyorum.
Ve itiraf etmeliyim ki bi o kadarda kıskanıyorum:)
İnsan doğumdan 1 ay sonra eski haline döner mi ya??
Valla ben hemen hemen 1 sene 4 aylık hamile gibi gezdim:))ee tabii sezeryanın da etkisi büyüktü göbeğimin gitmemesinde.
Ama gülben ikizlerden sonra bile hemen eski formuna kavuştu.
Helal olsun valla.
Bu resimlerde çok hoşuma gitti paylaşmak istedim.
Resimler tabii Nihat Odabaşı imzalı.
Bende Nihat'a birkaç poz vermek istiyorum ya:))
Aklımda güzel pozlar var..
Şimdilik hayal ama umarım ilerde gerçek olur:)))

29 Kasım 2009 Pazar

erkeğimiz büyüyo:)






ne kadar masum bebeğim :))


nası ama yakışıklı dimi oğluşumuz ??


erkek oldum ben teyze :))

Bu bayram benim için kabus gibi geçti ve geçmeye devam ediyor.
İlk sebebi ben et yemem hatta görünce midem bulanır.O derece yani.ilk gün eşim eve bi çuval et ve kemikle gelince o an dünya durdu benim için!
hemen çok sevgili görümcemi çağırdım gel napıyosan yap ben bayılıcam dedim:))
neyse sağolsun geldi ayarladı,ihtiyaç sahiplerine ayırdık dünde dağıttım hepsini.
asıl problem eşimle aramız baya kötü ve düzelecek gibide gözükmüyo uzun bir süre.
Ve en üzücü olanı elle tutulur bir sebep yok.soranlara anlatacak bi durum yok.
Ama 3 gündür iki yabancıyız evde.en çokda kızım etkileniyo bu durumdan.Ve ben kendimi çok kötü hissediyorum,mutsuzum:((
Bu ara fenalarda olacağım durum onu gösteriyor.
beni tek sevindiren durum son günlerde doruk'un böyle güzel büyümesi.Ve tabiki prensesim:)

24 Kasım 2009 Salı

değişmez tatlım tiramisu :))


öncelikle belirteyim epeydir ilgilenemedim bloğumla.
4 ay önce evlenen çok yakın dostum nikah şahidi bile bendim boşanmak üzereymiş:((
bu haberle şoka döndüm resmen dünyadan koptum.
insanoğlu işte neler geliyor başımıza.

neyse;
biliyorsunuz 3 hafta önce teyze olmuştum.ablama gelen giden bitmiyor haliyle.
bizim ufaklık sürekli kucakta ve ağlama durumunda olduğundan ablam bütün gün doruk kucağında evde tur atıyo:))
yarında misafir gelecekmiş aradı tatlımı yapar mısın diye ricada bulundu.
ehhh kardeş olmak kolay değil,yaparım dedim :)
benim değişmez tatlım olan tiramisu yapayım dedim.
bu tarif çok güzel sizlerle paylaşmak istedim.

malzemeler:
1 paket kakaolu pastaban
750 gr süt
1 su bardağı un
1 su bardağı şeker
1 adet yumurta
1 peket vaniya
1 kutu labne peyniri
çeyrek paket margarin

yapılışı:
sütün içine şekeri unu ve yumurtayı koyup çırpıyoruz.sonra koyu muhallebi kıvamına gelene kadar pişiriyoruz.piştikten sonra altını kapatıp vanilyayı labneyi ve margarini ekleyip muhallebinin içinde eritiyoruz.sonra tekrar çırpıyoruz.
nescafe ile ıslattığımız pastabanın arasına muhallebiyi ekleyip üstünü kapatıp kalan muhallebiyide üstünü kapatacak şekilde döşüyoruz.soğuduktan sonra üstüne kakao serpip servis ediyoruz.
afiyet olsun.

not:resimde daha soğumadığı için kakao serpilmemiş hali:))
dilimli halinide eklemek isterdim ama bozmamam lazım yarına kadar:))

17 Kasım 2009 Salı

nişantaşı'nda birgün:))


oldum olası çok sevmişimdir nişantaşını.
bugün ise kızımı sevgili görümceme!yani kızımın biricik halasına bırakıp nişantaşına gittim.
dünkü kazamdan sonra araba tamirde olduğu için deniz yoluyla geçtim karşıya.kadiköy'den beşiktaş'a ordan hemen sarı dolmuşlarla nişantaşına.
nası insan kalabalığı,nası çeşit çeşit insan.....
o kalabalıkta yürümek nası zevk veriyor bana.tek başıma dingil dingil gezdim saatlerce.
taki telefonum çalıp eşim arayana kadar:)
öyle dalmışım ki saat 7 olmuş ben hala nişantaşındayım.ve daha kahve içmeyi planlıyordum:)
bikaç parça bişiler aldım çok uygundu.özellikle ayakkabılar çok güzeldi.
shoetek'i hemen herkes biliyor artık,blog sahibi arkadaşlarımız sayesinde.
bende laçin'den öğrenmiştim:))bakmanızı tavsiye ediyorum çok güzel babetler ve çizmeler var.bi ara resimleri eklerim.
sonuç olarak ben İstanbul'u çok ama çok seviyorum!!

14 Kasım 2009 Cumartesi

karadeniz günlerimiz



ayder'de kaynağına ulaşılamayan sonu ise denizde biten dere...




babamın 1 saat önce denizden canlı halde getirdiği çinakoplar afiyetle yenmek üzere kuzinede pişiyor:))




kokulu siyah üzümden yapılan bir tür laz tatlısı:))
nam-ı değer PEPEÇİ



evin bahçesinden rize manzarası..



bahçemizin narları...




ada dedesi ile kuzineye odun keserken:))




laz kızı ada:)



annemin mis kokulu köy ekmeği..

geçen bayram tatil için memleketimiz rize'deydik.
anlatmakla bitmez her insanın ömrümde bir kez gitmesi lazım bu doğa harikası şehrimize...

6 Kasım 2009 Cuma

YAS




nası içim acıdı,nası dağlandı yüreğim....
mail kutuma gelen bu şarkı bugünümü darmadağın etmeye yettide arttı.
Ah Sezen ah!!
sen olmasan nası yaşanır hüzün,nası yaşanır aşk?
sözü ve bestesi sezen aksu'ya ait levent yüksel'in ise o muhteşem yorumu ile yıllar önce beni çok ağlatan bu şarkıyı sizlerle paylaşamak istedim.

3 Kasım 2009 Salı

Doruk Bebek



Dün ikinci kez teyze oldum. bir erkek yeğenim var artık.
Ailemizin İlk erkek ferdi!!



maşallah oğluma!
nasıl tatlı bir heyecanmış unutmuşum..

bunlarda ziyaretçilerimize tuttuğumuz şekerlerimiz







ve kapı süsümüz:





fikir vermesi açısından ekledim resimleri ama aceleye geldi biraz. bi kaç gün ablamın yanında kalıp yeğenime doymaya ve tabii elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışacağım.
bu arada ben ikinciyi düşünmüyorum ama Allah olmayanlara versin...

1 Kasım 2009 Pazar

havalansa yine zil çalan eteklerin...

son günlerde en çok dinlediğim çok güzel bir sezen parçası.
mustafa cecelli'nin süper yorumu ile buyrunuz....